Milattan önce 14. yüzyıl Miken devrine ait tabletlerde ismi geçen kimyon Ortadoğu, Latin Amerika, Kuzey Afrika ve Asya yemeklerinde sıkça rastlanan bir baharattır. Eski Yunan medeniyeti ve Roma İmparatorluğu zamanında Avrupa’da kullanılmış, ancak Ortaçağ’da, İspanya ve Malta dışındaki ülkelerde yok olmuştur. Hatta Yunanlılar’ın bizim sofralarımızda olduğu gibi masada kendi özel kabında kimyon servis ettikleri söylenir. Latin Amerika ile kimyonu İspanyol sömürgecilerin tanıştırdığı düşünülmektedir.
Eski Ahit’te adına rastlanan kimyon maydanozgiller ailesinden bir bitkidir. Yeni Ahit’te çorba ve ekmek yapımında kullanılan baharat olarak anılır.
Doğu Akdeniz ve Ortadoğu’nun yerli bitkisidir. Kimyon tohumu olarak bilinen çiçeğinin bir açık rengi bir de siyahı vardır. Siyah tohumlar açık rengine nazaran daha karmaşık, biberimsi lezzete sahiptir.
Chili tozu, köri ve ras-el hanout adıyla bilinen Kuzey Afrika baharat karışımlarının ana elemanlarından biri kimyondur.
Tarihte İran ana tedarikçi iken, günümüzde Hindistan, Suriye, Pakistan ve Türkiye dünyanın başlıca kimyon kaynağı olarak biliniyor.
Aromasını daha uzun süre koruduğu için tohum olarak almanızı tavsiye ederim. Kullanacağınız zaman yağsız tavada, kokusu çıkıncaya kadar ısıtıp değirmende öğütebilir veya havanda dövebilirsiniz.
Kimyon çayı yapmak için 1 kup suya 1-2 tatlı kaşığı kimyon tohumu ekle, bir taşım kaynat. Ocaktan al ve 10 dakika bekletip süz. Diüretik ve sakinleştirici olduğu söylenen bu çayı afiyetle içebilirsin.